İSO Sürdürülebilirlik Günleri’nde “Sosyo-Teknik İnovasyon, Dijitalleşme ve Döngüsel Ekonomi” Ele Alındı

  • Diğer Haberler
sürdürülebilir-01

İstanbul Sanayi Odası (İSO), sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında "İSO Sürdürülebilirlik Günleri" eğitim serisine devam ediyor. 26 Kasım 2020 tarihinde yapılan “Sürdürülebilirlik İçin Sosyo-Teknik İnovasyon: Dijitalleşme ve Döngüsel Ekonomi” web eğitimine Birleşmiş Milletler Maastricht Üniversitesi İnovasyon ve Teknoloji Bölümü Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü Öğretim Üyesi Dr. Serdar Türkeli konuşmacı olarak katıldı.

Dr. Serdar Türkeli, dünyanın her tarafında belirli çeşitlilikte krizlerin meydana geldiğine ve buna bağlı olarak finans krizlerinin yanı sıra çevre krizlerinin de oluştuğunu aktardı. Türkeli ayrıca üretimin Asya’ya kayması ve Avrupa’da hizmet sektörünün yükselmesiyle ticari krizlerin de yaşandığına dikkat çekerek bunların üst üste gelmesi ile birlikte doğal kaynakların paylaşılması üzerine insani krizlerin ve en sonunda da sağlık krizlerinin ortaya çıktığını söyledi ve bu krizlerin kamu, özel ve sosyal sektörün aktivitelerini de etkilediğini sözlerine ekledi.

Herhangi bir ekonomik politik problemin çevresel ve sosyal alana negatif etkisi olabileceğini belirten Dr. Türkeli Birleşmiş “Milletler (BM) dünya çapında bu sorunları çözmek için sürdürülebilir kalkınma hedefleri koymuştur. Fakirlikten açlığa, sağlıksızlıktan, eşitsizliğe, enerji ve su kaynaklarının kirliliğinden su altı kirliliğine ve iklime kadar 17 tane kalkınma hedefi aslında bu sorunların ne kadar yaygın olduğunu göstermektedir” dedi.

Dr. Türkeli, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Döngüsel ekonominin sanayiciler açısından kaynağına bakıldığında ise sanayicilerin kendi gündelik aktivitelerinde tespit ettikleri küçük tasarruf noktaları çok önemlidir. Biz buna küçük inovasyonlar da diyoruz. Örneğin, bir firma kendi süreci içinde hangi noktada enerjiyi ve kaynağı nasıl tasarruflu bir şekilde kullanacağına dair kendisi bilgi sahibi olmalıdır. Dijital dönüşüm ve döngüsel ekonomi sadece üreticileri değil tüketicileri de ilgilendiren bir şeydir. Kamunun hem üreticiyi hem de tüketiciyi tasarruflar konusunda teşvik etmesi gerekmektedir.”

Tedarik, üretim, işe alım süreci, müşteri hizmetleri, satış ve pazarlama süreçlerini incelemek için dijitalleşmenin avantaj sağlayacağına dikkat çeken Dr. Türkeli, dijital ekonominin tüm endüstrileri ilgilendiren bir konu olduğunu belirtti. Dijital kanalların en verimli ve güvenli şekilde kullanılmasının önemli olduğunu söyleyen Dr. Türkeli 5G teknolojileri, hız ve genişbant hizmetleri ve fiber altyapılardan bahsederek politika yapıcıların iletişim harcamalarını ön planda tutması gerektiğini kaydetti.

Kamu sektörünün ve özel sektörün dijital dönüşümü konusuna açıklık getiren Dr. Türkeli şöyle konuştu. “Kamu kurum ve kuruluşları arasında e-devlet ara-çalışabilirlik konusunda değerlendirme yapılmasının yanı sıra vatandaşların da e-devlet ve mobil devlet uygulamalarına geçmeleri önemli. Özel sektöre baktığımızda ise 9 konu göze çarpıyor. Birincisi BIT temelli yenilikçi çözümler: ürün kapasitesi, marka ve patentleme, ikincisi teknoloji kullanımı, üçüncüsü e-bankacılık, dördüncüsü kredi kartı mülkiyeti, beşincisi e-ticaret pazarı, altıncısı B2B dijital işlemler, yedincisi B2C dijital servisler, sekizincisi açık veri kullanılabilirliği, dokuzuncusu AI geliştirmedir.”

Eğitimin dijital dönüşümü konusuna da değinen Dr. Türkeli, yedi noktaya dikkat çekerek bunları şöyle sıraladı: matematik ve fen eğitiminin kalitesi, üçüncü derecede eğitime (üniversite) kayıt, telekomünikasyon uzmanları, dijital yetenekler ve meslekler, serbest meslek ve uzaktan çalışma, dijital dönüşüm bilimsel yayınlar, eğitim teknolojiler ve açık internet temelli eğitim.

Dr. Serdar Türkeli son olarak sosyal sektörün dijital dönüşümünü de ele alarak 5 noktada değerlendirme yapılması gerektiğini kaydederek konu başlıklarını şöyle sıraladı: internet kullanıcıları, vatandaş e-katılımı, sosyal e-kampanyalar/bağışlar, toplu farkındalık platformu, birey ve dijital ekonomi.

Ürünlerin kullandıktan sonra çöpe atıldığını ve bu durumun kaynakların verimliliğine denk gelmediğini belirten Dr. Serdar Türkeli, döngüsel ekonomiye vurgu yaparak “Kaynakların verimliliği için yeniden kullanım ve yeniden modelleme yapılmalı eğer bunlar yapılmadıysa geri dönüşüm uygulanmalıdır. Çünkü diğer türlü kullanılmış bu ürünler ya yakılıyor havayı kirletiliyor ya da toprağa gömülüyor, bu sefer toprak kirleniyor. Biyolojik atıklar gübre veya biyogaz olarak kullanılabilir. Bu tasarrufu ekolojiye ve bütçemize bir yarar olarak görmemiz gerekmektedir” dedi.