İSO Öncülüğündeki Üniversite Sanayi İşbirliği Platformu, İstişare Toplantısı Yaptı

  • Etkinlikler
rektorler-toplantisi-02

İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO), Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Koç Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi ile birlikte kurduğu Üniversite Sanayi İşbirliği Platformu’nun istişare toplantısı, İSO Başkanı Erdal Bahçıvan’ın ev sahipliğinde gerçekleşti.

İSO Başkan Yardımcısı Adnan Dalgakıran’ın da katıldığı, İSO’nun Tepebaşı’ndaki ana binasında yapılan toplantıda, platforma katkı sunan üniversitelerden Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan, İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, Yıldız Teknik Üniversitesi Rektör Yrd. Prof. Dr. Mesut Güner ve Marmara Üniversitesi Rektör Yrd. Prof. Dr. Mehmet Akalın yer aldı.

İSO Öncülüğündeki Üniversite Sanayi İşbirliği Platformu, İstişare Toplantısı Yaptı

Toplantıda, üniversite sanayi işbirliği alanında çalışmalarda bulunan Sanayi Platformu’nun en güncel faaliyeti olan ve sanayi firmalarının proje taleplerinin elektronik ortamda Teknoloji Transfer Ofisleri’ne iletilmesini sağlayacak olan Üniversite-Sanayi İşbirliği Portal çalışması tanıtıldı. Önümüzdeki günlerde bu portalın daha aktif ve verimli kullanılabilmesi için neler yapılabileceğini ilişkin karşılıklı görüş alışverişinde bulunuldu.

Toplantıda Türkiye’deki toplam doktoralı mezun sayısının tüm üniversite mezunlarına oranının gelişmiş ülkeler ile kıyaslandığında düşük kaldığı ve bu oranın hızla arttırılarak %10’lar seviyelerine ulaştırılması gerektiği vurgulandı.

Sanayide artan oranda doktoralı mezun istihdam edilmesinin yüksek katma değerli üretime geçiş sürecine büyük katkı sağlayacağı ifade edilerek doktoralı personel istihdamı için gerekli teşvik düzenlemesinin yapılması hususu üzerinde duruldu.

Çalışma hayatının her alanında olduğu gibi üniversitelerimizde de performansa dayalı bir iş yapış modeli olması gerektiği vurgulandı.

Türkiye’de kurulan her üniversitenin lisans eğitiminin yanı sıra yüksek lisans ve doktora programları açılmasının bir gereklilik olmadığı ifade edilerek ABD silikon vadisindeki Stanford ve San Jose gibi köklü iki üniversitenin bu alandaki farklı uygulamaları örnek gösterildi.

Üniversite sanayi işbirliği için sanayi güdümlü doktora çalışmaları kadar üniversitenin geliştirdiği ve sanayi için uzun vadeli konuların ele alındığı çalışmaların da sanayi ile buluşturulması gerekliliği üzerinde duruldu. Bu çerçevede sanayi ile üniversite arasında kısa vadeli gündeliortaklıkların yanı sıra “vizyon ortaklığı”nın da kurulmasının altı çizildi.

Toplantıda ele alınan bir diğer kritik konu ise ülkemizdeki yabancı öğrenci sayısı ile ilgiliydi. 2010 yılında tüm dünyada kendi ülkesi dışında yükseköğretim için eğitime giden öğrenci sayısının 4,1 milyon olarak gerçekleştiği ve 2025 yılında bu sayının 8 milyona ulaşması beklendiği belirtildi. Türkiye’deki mevcut üniversitelerimizin uluslararasılaşma çalışmalarına rağmen ülkemizdeki yabancı öğrenci sayısının henüz istenen seviyelere gelmediği ve 72 binler seviyelerine ulaştığı ifade edilerek Türk üniversitelerine “yabancı aşılama” olarak ifade edilebilecek bu alanda atılması gereken adımlar olduğuna dikkat çekildi.

Üniversitelerde geliştirilen fikri hakların sahipliği konusu uzun süredir gündemdedir. ABD’de 1970’lerde hayata geçirilen uygulamaların örnek verildiği bu konuda üniversitelerimizin ve araştırmacıların patent sahibi olabilmelerine imkan tanıyacak ilgili mevzuat düzenlemelerinin yasalaşarak uygulamaya dönüşmesinin beklendiği belirtildi.

Uzun dönemler boyunca özellikle tez aşamasına gelip kayıtlarını yenilemeyen öğrencilerin YÖK kanununda tanımlı hali ile kayıtlarının silinememesi bu öğrencilere verilen tez konularının başka öğrencilere verilememesi nedeni ile tez konularının bloke edilmesi sorununa yol açtığına dikkat çekilen toplantıda, “pasif öğrenci” konumundaki öğrencilerin belirli bir dönem sonrasında kayıtlarının silinebilmesi için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması önerisi ele alındı.

Toplantıda teknopark kavramının sosyal bilimler alanında uygulanmasına bir örnek olarak “SosyoPark” kavramı da görüşüldü. Üniversitelerin sosyal bilimler alanındaki yetkinliklerinden ve ilgili akademisyenlerin bilgi birikiminden yararlanarak sosyopark’lar kurulması gerekliliği vurgulandı.

Toplantı, ülkemizi orta gelir tuzağından çıkaracak, sanayide dönüşümü gerçekleştirecek nitelikli insan kaynağının; geniş tabanlı eğitimin verildiği bir eğitim sistemi ve bu durumun tamamlayıcısı olarak konulara geniş bir perspektif ve yaratıcı düşünce anlayışı ile bakabilen insan yetiştirebilecek ortamın sağlanmasının önemi ifade edilerek tamamlandı.