Diğer Haberler

Moda ve Tasarım Dünyasının Merakla Beklediği, Türkiye Ayakkabı Sektörünün Önemli Etkinliği Olan AYMOD Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı, Kapılarını Ziyaretçilerine Açtı

02.09.2025
Diğer Haberler

Yılda 550 milyon çifte yaklaşan üretimiyle dünyanın 6’ncı Avrupa’nın ise 1’inci üreticisi olan ayakkabı sektörünün uluslararası alandaki en çok ses getiren fuarı AYMOD Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı kapılarını ziyaretçilerine açtı.

İSO yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın da bulunduğu, Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten’in ev sahipliğinde gerçekleşen fuarın açılışı; Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Mehmet Develioğlu ve İDMİB Başkanı Güven Karaca’nın katılımıyla gerçekleşti.

Açılış töreninde bir konuşma yapan İSO Başkanı Erdal Bahçıvan şunları söyledi: “Bir sektör kolay oluşmuyor. İşte otuz altı yıldır devam eden bir fuardayız. Bu fuarın 36 yılda ektikleri, ülkeye kazandırdıkları az değil. Ayakkabı sektörü tek başına yaşayan bir sektör değil. Kendini besleyen birçok farklı sektörün de en önemli final noktasıdır bu sektör. Hayvancılıktan başlayıp, saraciyeden kimyasallara kadar insan emeğinin göz nurunun birleştiği bir nokta ayakkabıcılık sektörü. İçinde bulunduğumuz dönemin en olumsuz etkilerinin hangi sektörde daha fazla hissedildiğini konuşacak olursak, bu sektörlerden en önde gelenlerden biri kuşkusuz ayakkabı sektörü olacaktır. Bu gerçekleri saklamak mümkün değil. Türk sanayimizi bugüne kadar lokomotif görevi yaparak sürükleyen, sanayimizin geleneğini oluşturan sektörlerimizin içinde bulunduğu süreç hepimizin malumu. Bunu genel olarak ilgili bakanlıklarımızla fazlasıyla paylaşıyoruz. Yeni Orta Vadeli Program’da, her sektörün içinde bulunduğu durumu ve temel sorunlarını farklı bakış açılarıyla ele alarak, her bir sektör için özel çözümler ve reçeteler sunulacağını düşünüyorum. Gelecek yıllarda, Türk ayakkabı sektörünün tekrar dünya çapında hak ettiği noktaya ulaşarak başarılarının konuşulacağına olan inancımla, fuara katılan tüm sektör paydaşlarına başarılar diliyorum. Bu fuarın, sektör için güzel işaretlerin alındığı ve olumlu gelişmelerin yaşandığı bir dönemin başlangıcı olmasını temenni ediyorum.”

Törende İstanbul Valisi Davut Gül de bir konuşma yaparak şöyle dedi:

“Bizim üretimden, tanıtımdan, marka değerimizi yükseltmekten daha öncelik vermemiz gereken bir şey yok. Bu çerçevede öncelikle bu fuarı düzenleyen derneğimize, bakanlığımıza, destek veren odalarımıza, çok yoğun programına rağmen katılan kıymetli Bakan Yardımcımıza teşekkür ediyorum.

Bildiğiniz gibi dünya ticari hareketlilik ve karışıklık anlamında olağanüstü bir süreçten geçiyor. Dolayısıyla da pandemi sonrası savaşlarla başlayan, ekonomik krizlerle devam eden üretimin, ticari ve tüketim dengesinin bozulduğu bir dönemde yaşıyoruz. Dolayısıyla sıkıntılar var ama bu sadece Türkiye'ye özgü bir sıkıntı değil, dünyada bir sıkıntı var. Bu süreçte yaşanan zorlukların yanı sıra, daha önce üretim yapmayan birçok ülkede, özellikle emek yoğun sektörlerde, artık üretim faaliyetlerine başlanmış durumdadır. Dolayısıyla, finansal sıkıntıların ve belirsizliklerin yaşandığı, tüketimin azaldığı bir ticaret ortamında, üretimde yeni aktörlerin piyasaya girmesiyle birlikte, özellikle emek yoğun sektörler olmak üzere birçok sektörde küçük çaplı zorluklar ortaya çıkmaya başlar. Bizim takip ettiğimiz gibi makro ekonomik göstergelerimizde iyileşmeler var. Moral motivasyon anlamında, bunun üreticilere yansıması anlamında, şöyle bir altı ay sonra piyasalar hareketlenecektir. O zaman işlerini yürüten üretim yapanların önü açılmış olur. Buna hazırlıklı olabilmek için de bu tür fuarların kesintisiz devam etmesi lazım.”

Törenin açılışında konuşan Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar: “Köklü üretim geleneği, zanaatkârlıktan gelen ustalığı, güçlü tasarım kapasitesi, esnek ve modern üretim yapısıyla öne çıkan ayakkabı sektörümüz, dünyanın dört bir yanında tercih edilmekte, ihracatımız yeni pazarlara açılırken, markalarımız da endüstriyel alanda giderek daha güçlü hale gelmektedir.

Biz Türk ürünlerinin hedef pazarlarında marka değerini yükseltmek, firmalarımızın yeni pazarlara daha rekabet edebilir şekilde gitmesini sağlamak ve ihracatçılarımızın gücünü daha da artırmak için çalışmalarımızı sizlerle birlikte kararlılıkla sürdürüyoruz. Dolayısıyla bakanlık olarak ithalattan kaynaklanabilecek haksız rekabete ve ekonomik zararlara karşı savunma yöntemlerimizde ihracatçı sektörlerimizin rekabet gücünü olumsuz etkilemeyecek dengeli ve hassas adımlar atmaya gayret ediyoruz” dedi.

Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, geçen şubat ayından itibaren uygulanmaya başlanan yüzde 10 ilave gümrük vergisine rağmen ayakkabı ithalatında artışın devam ettiğini bildirdi. Yılın ilk yarısında ayakkabı ithalatının yüzde 7,1 arttığına dikkat çeken İçten, ihracatın ise yüzde 15,3 daraldığını söyledi. Fuarın açılış töreninde konuşan Berke İçten, Türkiye’de ayakkabı endüstrisi başta olmak üzere emek yoğun sektörlerin son iki yıldır rekabetçilikte zorlandığını bildirdi. Düşük kur yüksek faiz politikasının yanı sıra hammadde ve yan sanayi ithalatında uygulanan yüzde 100’ü aşan vergilerin sektörün rekabetçiliğini zayıflattığını vurgulayan İçten, şöyle devam etti:

“Ayakkabı, üç yıl öncesine kadar dış ticaret fazlası verdiğimiz sektörler arasında yer alıyordu. 2021’i 512 milyon dolar, 2022’yi ise 338 milyon dolar dış ticaret fazlası ile kapattık. 2022 aynı zamanda 377 milyon çift ve 1,3 milyar dolarla adet ve değer bazında en yüksek ihracatı gerçekleştirdiğimiz yıl oldu. 2023’ten itibaren tablo tersine dönmeye başladı. 2024’te ihracatımız adet bazında 240 milyon çifte, değer olarak 1 milyar 160 milyon dolara geriledi. İthalat ise 2022’deki 43 milyon çift ve 962 milyon dolar seviyesinden 2024’te 76 milyon çifte ve 1 milyar 710 milyon dolara çıktı. Geçen yıl ithal edilen ayakkabıların yüzde 10’u, yani yaklaşık 8 milyon çifti, Çin merkezli e-ticaret siteleri üzerinden ülkemize gönderildi. İthalattaki hızlı artışla birlikte 2024’te 550 milyon dolar dış ticaret açığı verdik. Bu yıl Şubat ayından itibaren uygulanmaya başlanan yüzde 10 ilave vergiye rağmen ithalattaki artış devam ediyor. Yılın ilk yarısında ithalat adet ve değer olarak yüzde 7 artarken, ihracatımız adet bazında yüzde 38,4, değer olarak yüzde 15,3 daraldı. Ocak-Haziran dönemini 533 milyon dolar ihracat ve 875 milyon dolar ithalatta tamamladık. Altı aylık dış ticaret açığı 342 milyon dolara ulaşmış bulunuyor. Özetle artık ayakkabıda ithalat fren tutmuyor.”

İDMİB Başkanı Güven Karaca da fuar açılışında yaptığı konuşmasında şunları söyledi: “Sektörümüz yaşanan tüm konjonktürel sıkıntılara rağmen katma değer yaratmaya devam ediyor. Fakat bugünlerde de maliyet tutturmakta oldukça zorlanıyoruz. İhracatta pazar kaybederken iç pazarda da pazar kaybetmeye maalesef devam ediyoruz. Bildiğiniz üzere ayakkabı sektörü 2023 yılında 1.854 milyar dolar bir ihracat yapmıştı. 2024 yılını ise yüzde 18'lik bir düşüşle 1.527 milyar dolar bir ihracat değeriyle kapattı. 2025'e geldiğimizde, Ağustos itibarıyla rakamlara baktığımızda, ihracatımızda ciddi bir düşüş olduğunu görüyoruz. 2025'in ilk 7 ayında 776 milyon dolar bir dış ticaret açığımız var. Sadece 2024 ve 2025'te ayakkabı sektörümüz 1.1 milyar dolar dış ticaret açığı verdi. Yani 3 yıl içerisinde hep fazla verdiğimiz ihracatta eksiye düşmüş bulunuyoruz. Sanıyorum herhalde yılbaşından sonra artık ihracat rakamları değil, ithalat rakamları açıklayacak bir pozisyona geldik. Hepimizin girişimci olmaya, yatırım yapmaya niyeti varken bugün o niyetin kaybolduğunu görüyoruz. Bu psikolojinin de yeni ve dinamik politikalarla dengelendirilerek tekrar kazandırılması çok önemli.”

İstanbul Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Mehmet Develioğlu da şunları söyledi: “Bugün aslında kamu ve diğer birimler hep beraber ayakkabı sektörünü korumamız gerektiğini paylaşmak istiyorum. Bu sektörün ekonomide sağlam bir mevzi olarak kalması bizim için çok önemli, çok değerli. Hükümetin sektörün önüne açmasının firmalara yönelik destek ve teşviklerini tam da bugün vermesi gerektiğini tekrar paylaşıyorum. Bu destekler, ayakkabı sektörünün potansiyelini yurt içi ve yurt dışı pazarlarda rekabet gücünü de arttıracağına inanıyorum. Biz İstanbul Ticaret Odası olarak ayakkabı sektörüne özel ilgimiz ve desteğimiz var. Ayakkabı ve ayakkabı sektörü temsilcilerimiz ile komite üyesi arkadaşlarımızla birlikte, dünyanın dört bir yanına, Amerika'dan Çin'e kadar UGİP programlarıyla, değerli bakanımızın ve bakan yardımcımızın destekleriyle bu projeleri gerçekleştiriyoruz. Firmalarımızın ihracata daha etkili ve ulaşabilir olmalarıyla ilgili konuşmalarımız hala devam ediyor.”