Diğer Haberler

İktisadi Kalkınma Vakfı’nın (İKV) 63’üncü Genel Kurul Toplantısı Gerçekleştirildi

21.07.2025
Diğer Haberler

İktisadi Kalkınma Vakfı’nın (İKV) 63’üncü genel kurulu Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) İstanbul’da bulunan merkezinde gerçekleştirildi. İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu’nun ev sahipliğinde düzenlenen genel kurula, T.C. Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Kemal Bozay çevrimiçi olarak katılırken, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda İstanbul Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı (İSTİB) Ali Kopuz ve TOBB Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda İMEAK Deniz Ticaret Odası (İMEAK DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran da bulundu.

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan’ın da Divan Başkanı olarak görev aldığı genel kurulda İKV Genel Kurul Delegeleri, Mütevelli ve Kurucu Kurum Temsilcileri, vakıf destekçileri ile davetliler de yer aldı. Genel kurulda Bir önceki yönetimin faaliyetleri genel kurul delegeleri tarafından oy birliği ile ibra edilirken 63. İKV Genel Kurulu’nda Ayhan Zeytinoğlu, oy birliğiyle tekrardan İKV Başkanlığına seçildi. Yapılan oylama ile yeni dönem Yönetim Kurulu Üyeleri ve Denetim Kurulu Üyeleri de belirlendi.

Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) Yönetim Kurulu Başkanı A. Akgün Altuğ’un Divan Başkan Yardımcısı ve İKV Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas’ın da Kâtip Üye olarak seçildiği 63’üncü İKV Genel Kurul’unda online bağlantıyla konuşan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Kemal Bozay şunları söyledi:

“Türkiye’nin, Avrupa Birliği’nin ekonomik güvenliğini önemli ölçüde ileriye taşıyacak bir kapasiteye sahip olması son derece önemlidir. Küresel değişimlerin getirdiği belirsizliklere rağmen, ticaret koridorlarının merkezinde yer almamız, bölgede barış ve istikrar sağlamaya yönelik çabalarımız, değerli iş insanlarımız, akademisyenlerimiz ve kamu sektörüyle oluşturduğumuz ortak akıl ve strateji, bizi daha ileri noktalara taşıyacaktır. Sayın konuşmacıların da değindiği üzere, iklim kanunu, emisyon ticaret sistemi ve KOBİ’lerimizin bu sürece hazırlanması gibi konular büyük önem taşımaktadır. Bu doğrultuda, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ve Avrupa Yatırım Bankası ile iş birliğimizi güçlendireceğiz. Ayrıca, Türkiye Yatırım Platformu’nu daha etkin hale getirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Avrupa Birliği Daimi Temsilciliği ile dört yıl boyunca sürdürdüğümüz samimi diyalog, bu süreçte önemli bir yer tuttu. Birlikte neler yapabileceğimizi, nasıl ilerleyebileceğimizi değerlendirdik. Bakanlığımızdaki çalışmalar da bu çabaları destekledi. Olumlu gelişmeler kaydetmiş olsak da, daha yapılması gerekenler var. Bu çabaların çarpan etkisi, üzerimizdeki yüklerin bir kısmını hafifletecektir. Ancak şunu vurgulamak istiyorum: Bu hedefleri yalnızca Türkiye olarak bizler istediğimiz için değil, aynı zamanda Avrupa Birliği’nin de Türkiye’nin kapasitesine ve iş birliğimize ihtiyaç duyduğu için önemsiyoruz. AB’nin tüm sektörlerdeki iş dünyasının sizlerle kurduğu bağların, onlar için hayati önem taşıdığını görmesi, bu sürecin temel dayanağıdır. Bu, sadece “Türkiye’ye özel bir alan yarattık” demekle sınırlı bir çaba değil, karşılıklı bir ihtiyacın sonucudur.”

Genel Kurulda konuşan TOBB Başkanı Yardımcısı Ali Kopuz, şöyle konuştu:

“İKV Genel Kurulu vesilesiyle, Türkiye’nin ve Avrupa’nın derin değişimler yaşadığı bir dönemdeyiz. Belirsizliklerle dolu bu küresel ortam, dışa açık ve küresel ticarete entegre olmuş ekonomiler açısından ciddi tehditler barındırmaktadır. Türkiye’nin dış ticaretinin GSYH’ye oranı bu kırılganlığı açıkça ortaya koymaktadır. Bu nedenle, uzun vadeli rekabet gücümüz ancak daha derin ve dayanışmacı ortaklıklarla sürdürülebilir. Aday ülke statüsündeki Türkiye, Avrupa Birliği değer zincirinin bir parçasıdır. Dinamik üretim altyapımız, genç ve nitelikli iş gücümüz, Avrupa’yı Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’ya bağlayan stratejik konumumuz ile Türkiye, Avrupa Birliği için uzun vadede vazgeçilmez bir ortaktır.

Yeşil ve dijital dönüşüm hedeflerine ulaşmak isteyen Avrupa Birliği, kritik hammaddelere bağımlıdır. Ancak nadir toprak elementlerinin %90’ı tek bir ülkeden temin edilmektedir. Bu yapısal kırılganlığın sürdürülebilir biçimde azaltılması, Türkiye ile daha yakın iş birliğini gerektirmektedir. Türkiye’nin temiz teknoloji, imalat ve savunma sanayi kapasitesi, Avrupa Birliği’nin hem rekabetçiliğini hem de güvenliğini artırabilir. Yapay zekâ, dijital inovasyon ve ileri veri analitiği gibi alanlarda da birlikte büyük ilerlemeler kaydedebiliriz. Bu bağlamda Ufuk Avrupa (Horizon Europe) ve Dijital Avrupa gibi AB programları üzerinden iş birliğimizi güçlendirmeliyiz. Bu iş birliğini derinleştirecek en önemli adımlardan biri, Gümrük Birliği'nin güncellenmesidir. Mevcut çerçeve, artık ne ticaretin ne de yatırımların ihtiyaçlarına yanıt vermektedir. Modern bir Gümrük Birliği; hizmetler, tarım, kamu alımları gibi alanları kapsamalı; dijitalleşme, çevresel düzenlemeler ve ürün standartlarına dair mevzuat uyumunu artırmalıdır.”

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da Divan Başkanı olarak genel kurulun açılışında yaptığı konuşmada şu sözlere yer verdi:

“Türkiye, AB üyesi olmaması nedeniyle karar alma ve müzakere süreçlerine katılamamakta; buna rağmen Ortak Gümrük Tarifesi gibi bağlayıcı düzenlemelere uymak zorunda kalmaktadır. Bu durum, özellikle Serbest Ticaret Anlaşmaları söz konusu olduğunda ciddi yapısal eşitsizlikler doğurmaktadır. Tarafı olmadığımız 55 Serbest Ticaret Anlaşmasının ticari avantajlarından yararlanamazken, aynı anlaşmalar kapsamında üçüncü ülke ürünlerinin pazarımıza gümrüksüz şekilde girmesine müsaade etmek zorunda kalıyoruz. Başta Güney Afrika, Meksika, Cezayir, Japonya ve Vietnam olmak üzere birçok pazarda Türkiye, bu nedenle dezavantajlı konumda kalıyor. Dolayısıyla Türkiye’nin AB’nin STA müzakerelerine katılması ve avantajları tespit edildiği takdirde bu anlaşmalara ortak taraf olması, adil rekabet ortamının oluşması açısından kritik bir öncelik taşıyor.

Yine günümüzde hizmetler, dijital ekonomi ve kamu alımları gibi yeni nesil ticaret alanları Gümrük Birliği kapsamı dışında kalmakta, taraflar arasındaki ticari ve hukuki ihtilaflara çözüm sunulamamaktadır. Özellikle Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ivme kazanan ikiz dönüşüm süreci, mevcut yapının artık güncellenmesinin sadece ekonomik değil, stratejik bir zorunluluk hâline geldiğini de gözler önüne seriyor. Türkiye, yalnızca güçlü bir üretim ülkesi değil, aynı zamanda AB’nin küresel rekabet gücüne katkı sunabilecek bir stratejik ortaktır. Bu ortaklık çerçevesinde Gümrük Birliği’nin, hizmetler, tarım, dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve kamu alımları gibi başlıklarla genişletilmesi kaçınılmazdır.”

Türkiye ile Avrupa Komisyonu arasında Schengen vize uygulamalarına yönelik yapılan son düzenlemeyi de değerlendiren İSO Başkanı Bahçıvan, “Türkiye, vizesiz seyahat hakkı tanınan 61 ülkenin neredeyse tamamından daha büyük bir ticaret hacmine sahiptir. Bu nedenle, vize meselesini yalnızca bir hareketlilik veya serbest dolaşım konusu olarak değil, aynı zamanda ticaretin ve üretimin önünde duran yapısal bir engel olarak ele almakta yarar görüyoruz. Bu bağlamda, Avrupa Komisyonu’nun 15 Temmuz 2025 tarihli kararıyla, Türkiye'den yapılan Schengen vize başvurularında çok girişli vize verilmesine yönelik kolaylaştırıcı adımlar atılmış olmasını, memnuniyetle karşılıyor, bu kararı, doğru yönde atılmış yapıcı bir adım olarak değerlendiriyoruz. Başta iş dünyası olmak üzere, yoğun temas gerektiren gruplar için kapsamlı ve eşgüdümlü bir serbesti mekanizmasına duyulan ihtiyaç hâlen devam ediyor. Vize konusundaki her türlü gecikme ve ret reel sektörü ve ekonomimizi doğrudan etkiliyor. Bu nedenle, vize uygulamalarındaki somut sorunların daha etkin çözümü için, vize müzakerelerine özel sektörün de aktif katılım sağlaması gerektiğine inanıyoruz” dedi.

İKV Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, genel kurulda yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:

“İKV bu sene 60. Yılını kutluyor. 60 yıl önce Türkiye’nin o dönemki Avrupa Ekonomik Topluluğu ile ilişkilerini izlemek ve katkıda bulunmak için Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimiz çatısı altında, İstanbul Sanayi ve İstanbul Ticaret Odalarımızın ortak girişimiyle kuruldu. Vakfımız süreç içinde Türkiye’nin Gümrük Birliği ve AB adaylık süreçlerini destekledi. Bugün de aynı misyon ve vizyon çerçevesinde araştırma, yayın, bilgilendirme çalışmalarını sürdürüyor. Geçtiğimiz bir yıllık dönemdeki çalışmalarımız Genel Kurul raporunda yer alıyor. Bu dönemde gerek AB, gerekse Türkiye-AB ilişkileri gündemine katkı sağlayan faaliyetlerimiz yoğun bir şekilde devam etti. AB Konseyi’nin Macaristan ve Polonya dönem başkanlıklarında söz konusu ülkelerin yerel düşünce kuruluşları ve Büyükelçilikler ile iş birliği içinde toplantılar düzenledik.

Alanında tek olan İKV E-bültenimiz ve İKV Dergimiz ile Avrupa ülkelerindeki yetkilileri bilgilendirmeye yönelik bültenimiz KV Monthly yayınlanmaya devam etti. Türkiye ve AB gündemi adı altında youtube yayınları ve webinarlar sürdü. IKV politika notu adı altında karar alıcılara öneriler içeren çalışmalarımızı yayınlamaya başladık. Bunun yanında, 4 yayın, 10 İngilizce rapor, 42 değerlendirme notu ve 216 bilgi notu yayınlandı. Brüksel’de Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu nezdinde temaslar gerçekleştirdik. Brüksel Temsilciliğimiz AB Başkentinde birçok toplantı ve ziyarete ev sahipliği yaptı. Bültenlerimiz, basın duyurularımız ve yayınlarımızla Türkiye’de AB konusunda bilgi düzeyini artırma ve AB sürecini canlandırma hedefine katkıda bulunduk.”

Açılış konuşmalarının ardından genel kurul, Yönetim Kurulu’nun 2024 faaliyetlerinin ve Denetim Kurulu’nun 2024 yılı faaliyetlerinin ibra edilmesiyle devam etti. 2026 yılı Çalışma Programı’nın ve bütçe teklifinin de oy birliğiyle kabul edildiği genel kurul, hazirunun görüş ve önerilerini iletmelerinin ardından sona erdi.

İKV’nin yeni Yönetim Kurulunda Başkan Ayhan Zeytinoğlu, Prof. Dr. Halûk Kabaalioğlu, Sedat Zincirkıran, Dr. Zeynel Abidin Erdem, Hakan Sefa Çakır, Murat Hazıroğlu, Ömer Gülsoy, Fatih Çapraz, Hakkı İsmet Aral, Şadan Eren, Ali Sami Aydın, Yavuz Altun, Ercan Özboyacı, Mustafa Şenocak, Adil Erkoç, Feyyaz Ünal ve Akansel Koç yer alırken; Denetleme Kurulu Üyesi Abdurrahman Aslantaş ve Mustafa Zeytin oldu.